Zehirli | Konular | Kitaplar

Fitnelerden uzak durmalıdır

Ahmet Cevdet Paşa diyor ki: Eshab-ı kirama düşman olmak fitnesini ilk ortaya çıkaran (Abdullah bin Sebe) isminde Yemenli bir Yahudidir. Bu Yahudi, Müslüman görünerek önce Basra'ya geldi. "İsa tekrar dünyaya gelecek de, Muhammed gelmez mi? O da gelecek, Ali ile birlikte dünyayı küfürden kurtaracak. Hilafet Ali'nin hakkı idi. Üç Halife, Onun hakkını elinden zorla aldı" diyordu. Basra'dan kovuldu. Kufe'ye gelip, halkı kışkırtmaya başladı. Buradan da kovuldu. Şam'a geldi. Şam'da da yüz bulamayınca Mısır'a kaçtı. Mısır'da, kendisini Ehl-i beytin aşıkı olarak tanıtarak, Halid bin Mülcim, Sudan bin Hamran, Gafıki bin Harp ve Kinane bin Bişr gibi soysuz, azılı haydutları etrafına topladı.

"Ali'ye uymayanlara düşman olmak lazım" ve kendisine inananlara da, "Peygamberden sonra, en üstün Ali'dir" diyordu. Sözlerine inandırmak için, âyetlere yanlış manalar veriyor, hadis uyduruyordu. "Peygamber kendinden sonra Ali'nin halife olmasını emretti. Eshab, Peygamberi dinlemedi, dünya çıkarları için, dinlerini terk ettiler" diyordu. Bu sırları herkese açmayın, diye de tembih ediyordu. (Ben şan ve şöhreti sevmem. Tek maksadım, size doğru yolu bildirmektir) diyordu. Böylece Hz. Osman'ın şehit edilmesine sebep oldu. Sonra, Hz. Ali'nin askerleri arasına, üç Halifenin düşmanlığını yaydı.. Buna aldananlara Sebeiyye denir. Hz. Ali, bu dedikoduları haber alınca, üç Halifeye dil uzatanları ağır suçladı. İbni Sebe, Hz. Ali'nin kerametlerini ileri sürerek, (Bu insan gücünün üstündeki işleri, Onun ilah olduğunu gösteriyor) diyordu. Hz. Ali, bu sözleri de haber alınca, İbni Sebe ve ona inanan hurufileri ateşte yakacağını bildirdi. Bunları Medayn şehrine sürdü. Fakat, orada da rahat durmadı. Adamlarını Irak ve Azerbaycan'a göndererek, sahabe düşmanlığını yaydı. Hz. Ali, Şamlılarla savaştığından, bunlarla uğraşmaya vakit bulamadı. (Kısas-ı Enbiya)

Şah Veliyyullah Dehlevi hazretleri de diyor ki: Kurnaz Yahudi İbni Sebe, Müslüman görünerek, Mısırlıları aldattı. Hz. Osman'ın şehit edilmesine sebep oldu. Büyük bir fitne çıkardı. Bu yüzden, milyonlarca müslüman kanı aktı. Sebecilik, 8. asırda Hurufilik ismini aldı. Hurufiler, üç halifeye olmadık iftiralar ettiler. Halbuki üç Halife, Hz. Ali'yi baş üstünde taşıdılar. Onun mübarek kalbini incitecek bir şey yapmadılar. Birkaç zâlimin, ahmağın, imam-ı Hasan'ın cenazesine yaptığı saygısızlığı bahane ederek ve olayları değiştirerek Müslümanlara saldırıyorlar. Yahudi dönmeleri, Müslümanları parçalamak, milleti birbirine düşman etmek için, tarihi olayları şişirerek ortaya atıyorlar, inanması ve öğrenmesi farz olmayan hatta örtülmesi lazım olan acıklı olayları anlatarak, kardeşi kardeşe saldırtmak istiyorlar. Bu sinsi düşmanların yalanlarına aldanıp parçalanmamalı. Birlikten kuvvet hasıl olur. Ayrılık felakete sebep olur. Sahabe-i kiram arasındaki savaşları anlatan tarihlerin çoğu, Emevileri kötüleyen Abbasiler zamanında, onların arzularına göre yazıldığı için, Sahabe-i kiramı kusurlu gösteriyorlar. Maide suresinin, (Ey iman edenler! Dinden çıkarsanız, Allah, sizin yerinize başkalarını getirir. Onları sever. Onlar da Allahı severler) mealindeki 54. âyeti, dinden dönenlere karşı gelenleri, Allahü teâlânın sevdiğini bildirmektedir. Bu da, Hz. Ebu Bekir zamanında oldu. Hz. Ebu Bekir, dinden dönenlerle savaşmış, onların tehlikesini önlemiştir. Cennetlik oldukları âyet ve hadis ile bildirilen böyle mübarek insanları kötülemek büyük felakettir, bölücülüktür. (Kurret-ül-ayneyn)

01.04.2002